Kuduz Riskli Temaslarda Profilaksi 2019 Akıl Kartı

2
11756

Sağlık bakanlığı tarafından 2019 yılının Mart ayında Kuduz Profilaksi Rehberi yenilendi. Rehberde Risk Kategorilerine göre yaklaşım tablosu yer almaktadır. Tabloda en önemli dikkat çeken kısım Kategori II de yer alan Kedi temaslarında; çıplak derinin hafifçe sıyrılması (deri altına geçmeyen yaralanmalar), kanama olmadan küçük tırmalama veya zedeleme şeklinde yaralanmalarda bize yara bakımı ve tetanoz profilaksisi için değerlendirme önermekte. Tablonun çiziminde emeği geçen Enes Abimize şükranlarımızı sunarız.

blank

Kuduz Aşı Uygulaması

4 Dozluk Aşı Şeması: 0., 3., 7. günlerde birer doz ve 14 ile 28. günler arasında dördüncü doz olmak üzere toplam dört doz uygulanır.

2.1.1. Aşı Şeması:

  • 0. gün 2 doz, 7. ve 21. günlerde birer doz olmak üzere toplam
    dört doz olarak uygulanır.
  • 2.1.1 aşı şemasında 0. günde yapılan iki doz aşının her bir dozu farklı ekstremiteye
    uygulanmalıdır.
  • Bir veya birkaç doz aşı yapıldıktan sonra, aşıya ara vererek yeniden başvuranlarda
    aşılama şemasına kalınan yerden devam edilir.
  • Aynı anatomik bölgeye birden fazla aşı uygulanacaksa, uygulama yerleri arasında en
    az 2 cm uzaklık bulunmalıdır.
  • Bebek, çocuk, erişkin ve gebelerde kuduz bağışıklaması aynı şema ve dozlarla
    uygulanır.
  • Temas sonrası bağışıklaması uygun olarak yapılmış sağlıklı kişilerde 2-4 hafta içinde
    antikor yanıtı gelişeceğinden rutin olarak antikor testi yapmaya gerek yoktur.
  • Kuduz riskli temas sonrası aşılaması devam eden hastanın bu sırada yeni bir riskli
    teması olmuşsa aşılama şeması aynı şekilde sürdürülür.
  • İkinci temasta immünglobulin endikasyonu varsa ilk doz aşıyı takip eden yedi gün
    içinde immünglobulin yapılır. Süre 7 günü geçmiş ise immünglobulin
    yapılmamalıdır.
  • Aşılama sırasında viral ve bakteriyel enfeksiyon saptanan hastalar uygun şekilde
    tedavi edilir ve aşılama sürdürülür. Kullanılan ilaçlara devam edilir.

İmmünglobülin Uygulaması

Heterolog (at kaynaklı) olanlarda 40 IU/kg, insan kaynaklı olanlar için 20 IU/kg olarak yapılmalıdır. Dozun artırılmasının hiçbir yararı yoktur ve hatta antikor yanıtını baskılayabilir.

  • İmmünglobülinin tamamı, anatomik olarak uygun ise yara çevresine ve yara içine yapılmalı, anatomik olarak uygun değilse bir kısmı kompartman sendromu dikkate alınarak yara çevresine ve yara içine yapılmalı, geri kalanı sistemik olarak İM yolla (gluteal bölgeye yapılmamalıdır, öncelikle deltoid veya bacak anterolateral bölgesine) yapılmalıdır.
  • Eğer önerilen doz miktarı tüm yaraya uygulamak için yetersiz kalıyorsa steril serum fizyolojik ile yaranın büyüklüğüne göre yeteri kadar sulandırılarak yara içine ve çevresine uygulanmalıdır.
  • İmmünglobülin asla aşıyla aynı enjektörle ve İmmünglobülin asla aşıyla aynı anatomik bölgeye yapılmaz.
  • At kaynaklı immünglobulin uygulamalarında hipersensitivite reaksiyonları sık görülmemektedir. Yapılan çalışmalarda, oluşabilecek hipersensitivite reaksiyonlarını değerlendirmek amacıyla immünglobulin uygulamasından önce yapılan deri testinin duyarlılığı ve özgüllüğü düşük bulunmuştur. Ayrıca DSÖ tarafından da test önerilmemektedir. Bu nedenle daha önceki alerjik reaksiyon öyküsü gibi özel durumlar hariç deri testine gerek yoktur. Ancak her türlü enjeksiyonda olduğu gibi, kuduz aşısı ve immünglobulin uygulaması sırasında nadir görülebilen olası alerjik reaksiyonlar için müdahale koşulları mutlaka hazır olmalıdır.
  • İmmünglobulin uygulamalarında anafilaktik reaksiyon riski için adrenalin/epinefrin hazır bulundurulmalıdır. Erişkin için 1/1000 solüsyondan (1mg/1mL) maksimum 0.5 mg İM uygulanır. Çocuk için ise maksimum 0.3 mg (0.01 mg/kg) bacağın orta anterolateral bölgesine IM yapılır. Gerekirse 5-15 dakika ara ile doz tekrarlanabilir. Genellikle 1-2. dozdan sonra yanıt alınır. Ayrıca oksijen 6-8L/dk verilmeli, hasta damar yolu açılarak %0.9 izotonik solüsyon verilmeli ve takip edilebileceği bir merkeze acil olarak sevk edilmelidir.

blank

Kuduz Riskli Temasa Mazuriyet Algoritması

2 YORUMLAR

  1. Merhaba, 10 gün takibin yapıldığı durumlarda aşılamaya başlanıp hayvan belirti göstermezse kalan dozlar mı yapılmıyor ?. Bu kısmı anlayamadım, yardımcı olursanız sevinirim teşekkürler yazı için.

    • Evet, kuduz aşısı sürecinde 10 günlük hayvan takibi uygulaması, aşı sürecini daha güvenli ve gereksiz dozlardan kaçınmayı hedefleyerek düzenler. Bu durumun işleyişi şu şekildedir:

      1. Hayvan Takibi ve Aşılama: Eğer bir kişi kuduz riski taşıyan bir hayvan (örn. köpek, kedi) tarafından ısırılmışsa, önlem olarak kuduz aşısına başlanır. Aynı zamanda, ısırığı gerçekleştiren hayvan 10 gün boyunca veteriner gözetiminde veya kişinin kendisi tarafından takip edilir.

      2. 10 Günlük Sürede Hastalık Belirtisi Gözlenmezse: Hayvan 10 günlük süre boyunca kuduz belirtileri göstermezse, kuduz olmadığı ve ısırma sırasında virüsü bulaştırmadığı sonucuna varılır. Bu durumda, kişinin kalan kuduz aşı dozlarını yaptırmasına gerek kalmaz ve aşı süreci durdurulabilir.

      3. Belirti Olması Durumunda: Eğer hayvan 10 günlük takip sırasında kuduz belirtileri gösterirse, kişinin kuduz aşı takvimine tam olarak devam etmesi gerekir.

      Bu uygulama, gereksiz yere fazla aşı yapılmasını önlemek amacıyla geliştirilmiştir. Ancak bu sürecin her adımı bir sağlık uzmanının gözetiminde olmalıdır.

Yorum yap

Lütfen yorumunuzu yazınız!
Lütfen isminizi buraya giriniz