O kadar garip ki ölüm, hiç ummadığın anda ansızın gelir çalar kapıyı, en sevdiklerini alır koparır senden. Ateş düştüğü yeri yakar derler, en çok da en yakınlarının canını acıtır. Acilimizin en sevilen adamını, İhsan’ımızı aldı götürdü bu sefer aramızdan. Başımız sağ olsun. Mekânı cennet olsun.
Birçok ölüm görmüştük, çocuk, genç, yaşlı. Bazen bir yolda yürürken ansızın gelen, bazen nerden geldiği belli olmayan bir merminin ucunda. Hayatın ne zaman, nerede sonlanacağı bilmeden yaşadığımız o anda. İhsan’ın beklenmedik bir anda, beklenmedik bir yerde gelen ölümü bizleri çok üzdü. Aslında acilci olarak ölüme alışmış olmalıydık; ancak değilmişiz, kabullenemedik. Çok şey gördüğümüzü düşünürdük, bu kez çaresiz kaldık.
O daha gencecik yaşında, hayatının baharında, Hakkâri’den yeni dönmüştü. Pençe Harekâtı kapsamında görevlendirildiği Derecik Sahra Hastanesinde vatani görevini yapmanın gururuyla, ‘’Allah devletimize zeval vermesin.’’ sözleri ile devir alınmıştı görevi ondan. Bir çocuk bekliyordu, doğumun heyecanı vardı üzerinde, baba olacaktı, yeni bir can gelecekti; canımız gitti.
Daha yaşayacağı nice güzellikler vardı, olmadı, yetmedi aslan parçasına.
Kalbi güzel, karıncayı bile incitmeyen güzel insan, mekânın cennet olsun.
Seni unutmayacağız …
Allah’tan rahmet, kederli ailesine başsağlığı ve sabır diliyoruz. Tüm sağlık camiasının başı sağolsun.
Acil Çalışanları Ekibi