Hiperventilasyon sendromu hastanın derin veya yüzeysel hızlı nefes alıp vermesiyle karakterize bir klinik tablodur. Genellikle anksiyetik dururumlar sonrasında, stresle baş edememe durumunda ve panik bozukluklar sonucunda oluşur. Bu sendrom hastalarda nefes alamama, ellerde ve dudaklarda uyuşukluk gibi bir takım belirtiler gösteririr. Pek çok hasta, hasta yakını ve hekim, bu belirtiler karşısında durumu ciddi bir tıbbi hastalık (epilepsi, kalp krizi. vb.) olarak değerlendirme eğilimi gösterirler. Bu belirtiler korkutucu olmakla birlikte, tıbbi açıdan tehlikeli değillerdir. Ancak bu durum hem hasta ve yakınları hem de hekimler için kaygı hissinin artmasına neden olurken, şiddetli bir kısır döngü yaratır.
- Akut hiperventilasyon sendromu
- Kronik hiperventilasyon sendromu
Hiperventilasyon sendromu en sık genç kadınlarda görülür ancak her yaşta her iki cinsiyeti de etkileyebilir. Bazen duygusal olarak stresli olaylar tarafından tetiklenir. Hiperventilasyon sendromu panik bozukluktan farlı bir sendromdur ama her hastalık birbiri ile örtüşmektedir. Panik bozukluğu olan hastaların yaklaşık yarısında hiperventilasyon sendromu görülken ve hiperventilasyon sendromu olan hastaların dörtte birinde ise panik bozukluğu görülür.
Hastalar ve hasta yakınları genelde acil serviste ajite bir şekilde gelirler. Hastanın hiperventilasyon nöbeti, hastanın hızlı ve yüzeyel nefesler almasıyla başlar. Bu durum, gerçekten kaygıya neden olan bir şeyin varlığı ile de tetiklenebilir fakat çoğunlukla ortada nefes alış-verişlerin değişmesi için somut bir neden bulunmaz. Yüzeyel ve sık nefes alışverişler daha fazla nefes ile asit atılmasına (CO2) ve vücudun ph’sının 7.45’in üzerine çıkmasına yani solunumsal alkaloza sebep olur ve iyonize kalsiyum seviyesini düşürür.
Geçici iyonize kalsiyum seviyesinin düşmesi hastalarda el ve ayaklarda kasılmalara (Carpopedal spazm), uyuşmalara ve batmalara denen olur. Ayrıca hastalar dudak etrafında da uyuşma, batmalardan ve çarpıntıdan şikayetçidirler. Öyküde daha önce de benzer durumlarda benzer durumla karşılaştıklarını söylerler. Bu tip hastaları ve yakınlarını, herşeyin yolunda olduğuna inandırmak oldukça güç olabilir. Huzursuzluk ve ajitasyon görülebilir. Bu hastalarda hiperventilasyona bağlı baş dönmesi şikayetleri de olabilir. Sıklıkla SpO2 değerleri normaldir. Ayrıca aşırı ventilasyon sonrasında göğüs ağrısı görülebilir. Bazı hastalarda hızlı nefes alma sonrasında bayılma atakları olabilir.
Akut hiperventilasyon sendromu
Akut hiperventilasyon sendromu olan hastalar bazen boğulmaya benzetecek kadar şiddetli nefes darlığı ile başvururlar. Buna ajitasyon ve dehşet hissi veya göğüs ağrısı, paresteziler (periferik ve perioral), periferik tetani (örneğin, parmaklarda veya kollarda sertlik) ve presenkop veya senkop semptomları veya bazen bu bulguların tümü eşlik eder. Tetani, solunumsal alkalozun hem hipofosfatemiye hem de hipokalsemiye neden olması nedeniyle ortaya çıkar. Muayenede hastalar endişeli, taşipneik veya her ikisi birden görülebilir; akciğer muayenesinde özellik yoktur.
Kronik hiperventilasyon sendromu
Kronik hiperventilasyon sendromu olan hastalar çok daha az dramatik bir şekilde ortaya çıkar ve genellikle tespit edilmekten kaçarlar; derin ve sık iç çekerler ve genellikle duygudurum ve anksiyete bozuklukları ve duygusal stres bağlamında spesifik olmayan somatik semptomlara sahiptirler.
Tanı klinik gözlem ile konur ama hiperventilasyon sendromu düşünülen hastalarda mutlaka olası diğer sebepler ekarte edilmelidir. Hiperventilasyon sendromu bir dışlama tanısı olduğu için Pulse oksimetri ile oksijen takibi, EKG, X-Ray ve diğer kan tetkikleri (hemogram, biyokimya, kardiyak enzimler) istenebilir.
- Hiperventilasyon sendromunda nabız oksimetresi %100 veya %100’e yakın oksijen satürasyonu gösterir.
- Göğüs röntgeni normaldir. EKG kardiyak iskemiyi tespit etmek için yapılır, ancak hiperventilasyon sendromunun kendisi ST-segment depresyonlarına, T-dalga inversiyonlarına ve uzamış QT aralıklarına neden olabilir.
- Metabolik asidoz gibi diğer hiperventilasyon nedenlerinden şüphelenildiğinde arteryel kan gazı (AKG) ölçümleri gereklidir.
- Bazen akut hiperventilasyon sendromu akut pulmoner emboliden ayırt edilemez ve pulmoner emboli için testler (örn. D-dimer, ventilasyon/perfüzyon taraması, BT anjiyografi) gerekli olabilir.
Kortikal stimülasyon
- Psikojenik hiperventilasyon
- Ağrı, korku, anksiyete, deliryum, SSS hastalıkları (travma, kanama, ensefalit)
Kimyasal ve hormonal stimülasyon
- Endotoksinler ve yüksek ateş(sepsis), Salisilatlar, analeptikler, Gebelik(progesteron), Hipertiroidi, hepatik yetmezlik
Hipoksik stimülasyon
- Atmosferik hipoksi (yüksekte), Kardiyopulmoner hastalıklar
Yapay solunumda yüksek dakika volümü
Bütün hastalara ABCDE yaklaşımı ile hasta değerlendirilir. Alta yatan bir sebep bulunamayanlara destekleyici danışmanlık verilir. Hasta sakinleştiirlmeye çalışışır ve hastaya herşeyin yolunda olduğuna hastayı inandırmaya çalışılır. Bazı olgularda psikiyatrik veya psikolojik tedavi önerilir. Tedavide önemli olan hastaya güvence vermektir. Bazı hekimler hastaya maksimal ekshalasyon ve diyafragmatik solunumun öğretilmesini savunmaktadır. Çoğu hasta altta yatan duygudurum veya anksiyete bozuklukları için tedaviye ihtiyaç duyar; bu tür bir tedavi bilişsel terapi, stres azaltma teknikleri, ilaçlar (örneğin, anksiyolitikler, antidepresanlar, lityum) veya bu tekniklerin bir kombinasyonunu içerir. Acil serviste yapılan en fazla uygulama ise hastanın bir kese kağıdına veya bir poşete solumasıdır. Kasılması olan hastalarda bu tedavi işe yarayabilir.
- https://www.msdmanuals.com/professional/pulmonary-disorders/symptoms-of-pulmonary-disorders/hyperventilation-syndrome
- https://www.resusitasyon.com/hiperventilasyon-sendromu/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK48211